Kadınları anlamaya çalışan erkekler toplanın hele. Bizler için çok da güzel olmayan haberlerim var.
Dr. Louann isimli bir evlilik terapisti hem kendisine gelen hastalardan hem de çeşitli üniversitelerin bilimsel çalışmalarından yola çıkarak bir kitap hazırlamış. Benim bu çalışmadan anladığım kadarıyla erkek beyni çok ilkel. Yani verebileceği tepkiler kolaylıkla tahmin edilebilir. Ama kadın beyni öyle değilmiş. Özellikle adet döngüleri her şeyi alt üst ediyormuş. Hatta hayvanlar üzerinde cinsiyet ayrımı gözetilmeden yapılacak psikolojik testlerde sırf bu nedenle erkek hayvanlar kullanılıyormuş. Düşünün hayvanın dişisinin bile ne yapacağı belli değil. Birde cinsellik konusu var. Hangi bilim adamı kimleri araştırarak bu sonuçlara vardı bilmiyorum ama erkekler ortalama 52 saniyede bir cinsellik düşünürken kadınlar da bu oran gün aşırıymış. Bitmedi daha. Kaliteli bir cinsel ilişki için erkeğin son 3 dakikasının sorunsuz geçmesi yeterliyken kadının son 24 saatinin sorunsuz geçmesi gerekiyormuş. Yuh artık ya şaka gibi, erkek milleti de bu kadar aşağılanmaz ki. Bir şey daha var. Hani kadınlar madem zeki neden hiç bilim adamı ya da mucit çıkmıyor diyoruz ya, bunun da cevabı varmış. Erkekler günde 7 bin kelime konuşurken kadınlar 20 bin kelime konuşuyormuş. Yani bir mikroskobun başında yalnız başına inceleme yapan kadın 20 bin kelimeyi nasıl tüketsin azizim. Bu nedenle çok zeki olsalar bile bilim yerine daha sosyal yani konuşabilecekleri alanlarda çalışmayı tercih ediyorlarmış. Neyse konunun ayrıntısını ve gerekçesini merak eden arkadaşlar bizahmet kitaba göz atsınlar. İnternette e-kitap olarak kolaylıkla bulunabilir. 327 sayfa filan ama gözünüz korkmasın son 80 sayfası kaynakça. Yani yazar boş konuşmuyorum kardeşim araştırıp yazdım diyor.
Sevgili bayanlar.
Hiç öyle biz düşünüyoruz filan demeyin. Vücudunuz üç- dört tane hormon salgılıyormuş. Bu hormonların miktarı ve yaşadığınız döneme göre sizin psikolojik durumunuzu belirleniyormuş ve buna göre karar alıyormuşsunuz. Özellikle de östrojen hormonu. Herşeyin başı bu. mesela gençken erkeği koruyucu olarak görüp bir çok konuda rahatsız olmanıza rağmen onunla zıtlaşmama eğiliminde oluyormuşsunuz. Özellikle yaş 40 ı geçtikten sonra hormonal dengeniz değiştiği için koruyucu erkek ihtiyacı ortadan kalkıyormuş ve adama kapıyı gösteriyormuşsunuz. İleri yaşlardaki boşanma davalarını açanlar hep kadınmış. Doğumdan sonraki ilk yıldaki psikolojik bunalımınızın nedeni de bedeninizdeki değişen hormonal dengeye beyninizin uyum sağlayamamasıymış. Ama bu doğum kadını artık daha cesur yapıyormuş. Yani bir bayan anne olduktan sonra daha cesur oluyormuş. Tabi ki daha fazlası için sizlerde kitaba sarılmalısınız.
Yazar kadın beynini incelerken gençlik, orta yaş ve menopoz dönemi olarak ayırmış ve ayrıntılı bir araştırma yapmış. Yazım dili biraz tıbbi. Yani kendisinden sonra konu üzerinde araştırma yapacaklara yol gösterir nitelikte. Ama tıb alanında bilginiz ve ilginiz olmasa bile konuya merakınız varsa sıkılmadan okuyabileceğinizi düşünüyorum.
Son söz; kitabı okurken her şeye kadın vücudundaki hormonlar karar veriyorsa neden eksik olan hormon tamamlanarak sorun giderilmiyor diye düşünmüştüm. Yazar kitabın sonuna eklediği bölümde buna cevap vermiş. Hormon tedavisi dedikleri şey tam da buymuş ve bilim dünyasında bu konuda ciddi tartışmalar devam etmekteymiş. Bir kısmı hormon tedavisini desteklerken bir kısmı bunun kanser gibi hastalıklara neden olabileceğini savunuyormuş.
Sevgiyle kalın...
Kitabı nasıl merak ettim anlatamam. Hemen okumalıyım bunu :) Teşekkür ederim bilgi ve önerin için :)
YanıtlaSil:D demek ki paylaşım işe yaramış, okumalısın bence...
SilBen günde 20 bin kelime konuştuğumu sanmıyorum :)
YanıtlaSilBu konu üzerine daha önce araştırma yapmıştım :) ancak bu kitabı okursam daha ayrıntılı olur sanırım.
Yani benimde içime sinmeyen bazı araştırma sonuçları vardı Güneş im :) Çalışma yapıyorsan kesinlikle tavsiye ederim...
Silyok olmaz , kitabı okuyamam , şimdi zaten yaş 35'i geçmek üzere yani mazallah , bilemedim şimdi , 40 tan sonra yapabileceklerim korktum :D
YanıtlaSilAman Eylem hanım neler diyorsunuz siz. Yüreği sevgi dolu insanlar öyle şeyler yapmaz :D
SilSanki genel olarak kadınlardan (baymayan olsunlar ama nolur :D) bahsedildiğini düşünmüştüm yorumda , hımm sevgi dolu olanlar ve olmayanlar diye ayırmış mı ki :O
SilDoğru düşünmüşsünüz, kadın beyninin çalışmasını anlatmıştı. Ama siz aklı başında olanlardansınız diye öyle yazmıştım :D Bu arada feministler görmesin ama baymayan kısmı güzeldi :)
Sil