İnsanlığın sonsuza kadar yaşamak gibi bir amacı var. Ölüm korkusundan mı dersiniz yoksa dünya hayatının vazgeçilmezliği mi dersiniz bileme...
Kitap Eylemi'nin yaptığı çekilişte kazanmıştım kitabı ama aylar geçmesine rağmen nedense elim gitmemişti. Ramazan ayının mahmurlu...
Nizamülmülk, Ömer Hayyam ve Hasan Sabbah. Aynı medreseden eğitim aldıkları kabul edilen üç arkadaşın üç efsanevi hayat öyküsü. Tabi ki burada üç arkadaşın tarihsel anlamda aynı dönemde yaşamamış olabileceği gibi eleştirileri de dip not olarak belirtelim. Ancak edebiyatta tarihsel tutarsızlıkların olabileceği peşinen kabul edilmiş bir durumdur ve bunun adına da anokranizm denir. Özetle teferruata takılmak yerine ve anlatılmak istenene odaklanmamız istenir. İşte bu anokranizm tartışması içerisinde Amin Maulof'un Semerkant'ından sonra Sloven yazar Vladimir Bartol'un Fedailerin Kalesi Alamut kitabında da üç arkadaşın aynı dönemde yaşadığı üzerine kurulu müthiş bir hikayeye yelken açtım.
Nizamülmülk, Ömer Hayyam ve Hasan Sabbah. Aynı medreseden eğitim aldıkları kabul edilen üç arkadaşın üç efsanevi hayat öyküsü. Tabi ki ...
George Orwell harika bir adam. 1984 ve Hayvan Çiftliğinin gölgesinde kalmış eseriyle bile okurun bam teline öyle bir dokunuyor ki, kitabın kapağını kapattığınızda "vay bee" şaşkınlığını uzun süre atamıyorsunuz üzerinizden. Aspidistra'dan bahsediyorum.
Aspidistra aslında fazla bakım gerektirmeyen bir zambak türüymüş. Bir nevi salon çiçeği yani. Ancak 1930'ların İngiltere'sinde çok daha fazla anlamı varmış. Bir dönem onunla fotoğraf çektirme modası yaygınmış ama asıl olarak sınıf atlamak isteyen alt ve orta sınıfın salonlarını süsleyen bir çiçekmiş. Bildiğimiz gösteriş meselesi...
Sınıf denince de aklınıza hemen kapitalist düzen gelmeli. Çünkü konumuzun temeli bu. Hani sistemin çarklarından biri olmayı kabul ettiğinizde varolabildiğiniz ama inkar ettiğinizde sizi değersizleştiren sistem var ya ondan bahsediyoruz. Onun acımasızlığını eleştiriyoruz ama doğrudan değil. Sisteme direnen birinin üzerinden sadece yaşadıklarını anlatarak.
Kitabın kapağını açtığımızda Gordon Comstok isimli biriyle karşılaşıyoruz. Bir kaç nesil öncesinin Camstok ailesinin aslında çok zengin olduğunu ama aileyi tutan birinin ölümünden sonra sefalete sürüklendiklerini anlıyoruz. Gordon da bu ailenin son neferlerinden biri. Genç bir şair olmasının yanında parasız da. Yayın evlerine gönderdiği şiirleri kabul edilmiyor. Aslında bir sevgilisi bir kaç tane de dostu var ama sisteme olan direnci yüzünden sürekli sefalete sürükleniyor. Yaşadığı her olumsuzluğun nedeni olarak parayı görüyor.
“Para, para, her şey para! Parası olmadığı için Doringler onu aşağılamıştı, parası olmadığı için Primrose şiirini geri çevirmişti, parası olmadığı için Rosemary onunla yatmıyordu. Sosyal başarısızlık, sanatsal başarısızlık, cinsel başarısızlık – hepsi aynı kapıya çıkar. Hepsinin altında yatan, parasızlık.”
Gordon bir kaç kez sistemin işleyişine ayak uydurarak para kazanmaya başlıyor ama bu durum onu fazlasıyla rahatsız ediyor. Hayat döngüsü için paranın gereksinimini inkar edemese de sistemi besliyor olma düşüncesi içini kemiriyor. Sıkıştıkça da ablasından para istiyor. Tam bir kısır döngünün içinde kıvranıp duruyor.
İçinden bir ses ona, parayı gerçekten, içtenlikle hor görürse, havadaki kuşlar gibi, bir şekilde yaşamını sürdürülebileceğini söylüyordu. Havadaki kuşların oda kirası ödemediğini unutmuştu...
Roman tam bir mandıra filozofu havasında ama daha gerçekçi ve daha acımasız. Sahi sistemlerin demir pençelerinden kurtulmak mümkün mü? Mutlaka okumalısınız...
Sevgiyle kalın...
George Orwell harika bir adam. 1984 ve Hayvan Çiftliğinin gölgesinde kalmış eseriyle bile okurun bam teline öyle bir dokunuyor ki, kit...
Geçenlerde hatta tam tarihi ile 30 Nisan'da Tesla Motor ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk twitter hesabından sadece "Ethereum" yazan bir paylaşım yaptı. Bu paylaşım 100 bin üzerinde beğeni ve yaklaşık 10 bin civarında da retweet aldı. Sizleri bilemiyorum ama ben dijital ya da kripto para tabiriyle ilk kez 2018'in başında tanışmış ve 2017 için senelik %1000 in üzerinde kazandırdığı yönündeki grafiklere hayranlıkla bakmıştım. Ancak sonraki süreçte taşların yerine oturduğunu ve treni kaçırdığımı, dijital paranın da zamanla biteceğini düşünmeye başlamıştım. Elon Musk'un paylaşımıyla birlikte öngörümde yanıldığımı hatta dünya devi şirketlerinde bu işe girmesiyle olayın farklı bir boyuta taşınabileceğini düşünmeye başladım.
Kripto Paralarda Kimliğinizi Nasıl Gizlersiniz?
Geçenlerde hatta tam tarihi ile 30 Nisan'da Tesla Motor ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk twitter hesabından sadece "Ethereum&...
1- Bahar bir insan olsaydı onunla aranız nasıl olurdu?
2- Şu ana kadar yaşadığınız hayatın bahar kısmı hangi döneminiz? O dönemde neler yaşadınız?
3- Bahar bir arkadaşınız olsaydı onun okumaya ihtiyacı olan kitabın ne olduğunu düşünürdünüz?
4- Size baharı anımsatan insanlar var mı çevrenizde, varsa kimler?
5- Bahar temalı bir yağlı boya tablo yapmak isteseniz resmin içinde olmazsa olmazınız ne olurdu?
6- Bahar yorgunluğu ile mücadele eder misin? Yoksa kendini baharın kollarına yorgunca bırakmayı mı tercih edersin.
7- Baharda gitmek istediğin coğrafya
Uzun zamandır hiç bu kadar süründüren bir bahar alerjisine yakalanmamıştım. Resmen süründürdü ve süründürmeye de devam ediyor. Geçmeye...