İncir Kuşları - Sinan Akyüz


90 ların çocukları olarak, çocukluk yıllarımızı anlata anlata bitiremeyiz. Sokakta oynayan son nesildik, daha samimiydik, arkadaş canlısıydık der dururuz. Sonuna kadar da haklıyız. Ama o dönemde bile her şey toz pembe değildi. Özellikle de 1992- 1995 yılları arasında Avrupa'nın göbeğinde, herkesin gözleri önünde, neredeyse canlı yayınlarda katledilen Boşnak kardeşlerimiz vardı. Elimizden fazla bir şey gelmedi, sadece üzülebildik. Eminim benim gibi o dönemi yaşayanlar ne demek istediğimi çok daha iyi anlayacaklardır.

Sinan Akyüz işte bu tarifi imkansız acıyı, İncir Kuşları romanında anlatmış. Üstelik "Bu kitap tamamen gerçeklere dayanmaktadır..." dipnotuyla okuyucusunun dikkatine sunmuş. Yürek parçalayıcı, iç kanatıcı bir hikaye.

Roman Suada Hatiboviç'in anlatımıyla yazılmış. Suada, müslüman bir Boşnak gencidir ve konservatuvar öğrencisidir. Konservatuvarın müdürü ve Suada'nın sevemediği Duşanka'nın oğlu Tarık'la aşk yaşamaya başlar. Bu sırada aynı sınıftan sırp genci Zdenko' da Suada' ya aşkını ilan eder ancak karşılık bulamaz. Ve 6 Nisan 1992' de savaş tam anlamıyla patlak verir. Suada'nın yaşadığı ev basılır, annesi, ablası ve eniştesi öldürülür. Ailenin geri kalanları ise esir edilir. Artık sırp ordusunda komutan olan Zdenko, Suada' yı kendi esiri olarak alır ve defalarca tecavüz eder.  Ablasına da gözleri önünde bir çok Sırp askerinin tecavüz ettiğine şahitlik eder. Savaş ilerleyip Zdenko ağır yaralanınca, zaten güzelliğiyle dikkat çeken Suada'ya diğer askerler de tecavüz eder. Sadece bu kadar mı? O dönem Bosna' da görev yapan ve görevi savaşı önlemek olan Birleşmiş Milletler'in Kanadalı komutanı General Lewis MacKenzei' de "Menfaat ile motive edilmiş aşk, en güçlü aşktır" diyerek esir Boşnak kızı Suada'ya tecavüz eder.      

Burada romanın içeriğiyle ilgili çok fazla ayrıntıya girmeden yüzeysel bilgiler vermeye çalıştım. Herhalde bu kadarı bile tüyleri ürpertmeye yetiyordur ama romanda çok daha fazlası var maalesef.

Son olarak Sinan Akyüz' den de bahsetmeliyim. Yazarın Piruze'den sonra okuduğum ikinci romanı. Her iki roman içinde okurunu yormayan, akıcı ve acıklı bir dile sahip olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Artık raflarda okumadığım bir Sinan Akyüz kitabı görürsem tereddüt etmeden alırım. Diğer kitaplarını bilemem ama İncir Kuşları mutlaka okunmalı dediğim kitaplar arasındadır.

Sevgiyle kalın...


Abdullah ÖZER
Abdullah ÖZER

Okumayı ve izlemeyi sever, yazmanın ise insana inanılmaz bir derinlik kattığına inanır. Çay vazgeçilmezidir. 90 ların müzikleriyle mest olur hatta kendinden geçer.

23 yorum:

  1. İncir Kuşları benim de unutamadığım kitaplardan biri. Okuduktan sonra bir süre etkisinden kurtulamamıştım. Hatta bazı bölümlerde birazcık ağlamış bile olabilirim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, gözyaşı gibi yan etkileri olabilir. Özellikle de empati kurabilen bayanlar için. Normal yani :)

      Sil
  2. Piruze'yi okumuştum çok güzeldi. :) İncir Kuşları'nı da istek listeme ekledim.

    YanıtlaSil
  3. Piruzeyi okumuştum.Acıklı bir romandı.İncir kuşları da okunabilirmiş.

    YanıtlaSil
  4. 80 kuşağı oluyorsunuz sayın Özer ....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) Ben en erken 90 ların başlarını hatırlıyorum :))

      Sil
  5. Nasıl 90 4veya 5 yokmu 6 yokmu .....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oralar çok flu aslında ama var tabi. Net olarak 7 den başlıyor bende

      Sil
  6. Hımmm aslında bende düşündüm hayal meyal hatırlıyorum gibi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) 7 gibi, okulla beraber ilk kez sokaktan dışarı çıktım ve dünyam büyüdü. Ondan sonra daha netleşiyor. Sanırım öncesinin flu olma sebebi bu,

      Bu arada ban işi çözüldü mü, mail gelmedi bugün

      Sil
  7. mail atıyorum sana bakarmısın...

    YanıtlaSil
  8. incir kuşları fevkalede etkileyici hem de gerçeklerin anlatıldığı bir roman , ne yazık ki okuru çok olamadı ...:(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Üzülmeye gerek yok Eylem hanım. Olumlu eleştiriler yapıyoruz ya, yakında en çok satanlar raflarında görürüz :)) Özgüven patlaması yaşıyorum bu aralar :)

      Sil
  9. İncir kuşları gerçekten çok muazzam bir kitap okuyup etkilendiğim kitaplar arasından ilk sırayı aldi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Etkilenmenize sevindim gerçekten. Kaliteli eserlerin fark edilmesi güzel...

      Sil
  10. Kitap gerçekten çok acıklı.Sanırım insan denilen varlık ancak bu kadar kötü olabilir.Genç yaşımda bunları okuduğumda ne kadar kötü hissettirdi.Bunu yaşayan gençleri düşünemiyorum.Sırf o insanların hatrı için aslında iyi biri olmalı insan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maalesef gerçek olduğunu bilmek çok üzücü...

      Sil
  11. Şahika feraye piruze piruze ve oğulları incir kuşları hikayelerin gerçekten yaşandığını bilmek çok üzücü okurken kendinden geçtim uzun süre etkisinden çıkamadım ☹️

    YanıtlaSil