Dinlerin Çarpışması

1925 doğumlu Fransız yazar Jean Paul Roux, Oryantalist ve Türkolog kimliğiyle tanınır. Bize olan ilgisi 1950 den sonra başlar ve 200 kitabının 25 tanesini Orta Asya ve Türkler hakkında yazar. Ayrıca bize olan yakın ilgisi sayesinde 1973 yılında dönemin hükümetinden Devlet Ödülü ve TÜRTAV (Türk Tanıtma Vakfı) ödülü alır. Yetmez, bir de 1998 yılında da Liyakat Madalyası layık görülür. Yazarla, sözlük niteliğindeki Eski Türk Mitolojisi kitabından sonra, çok daha anlaşılır ve kapsamlı kitabında tekrar karşılaşmak güzel oldu.


Jean Paul Roux kitabında, savaşların asıl nedeninin dinler olduğu tezini ortaya attıktan sonra çok geniş bir zaman skalasında tüm savaşları irdelemeye başlıyor. Peygamberimizin, dört halifenin, Emevilerin, Moğolların, Selçukluların ve Osmanlının girdiği tüm savaşları İslam dünyası gözüyle incelerken, İspanya'nın işgali, kurtuluşu ve Müslümanları sürgün etmeleri, Bizans'ın içinde bulunduğu durumlar ve girdiği savaları, haçlı seferlerinin mantığını ve iç çatışmalarını da Hristiyan dünyasının gözünden anlatıyor. Oldukça tarafsız bir dil kullanarak tarafları incitmemeye özen gösteriyor. 


Dinlerin Tarihi ve Coğrafi Başlangıç Noktaları


Not: Yukarıdaki görselde dinlerin 5000 yıllık gelişimi gösterilmektedir.


Türk okurların eleştirilerinden anladığım kadarıyla, yazarın özellikle Ermeni tehciri konusunu soykırım ya da büyük trajedi olarak tanımlaması bir çok okuru rahatsız etmiş. Buna rağmen mümkün olduğu kadar objektif olmaya çalıştığını, savaşan tarafların kaynaklarını değerlendirdiğini ve kitabında da her iki görüşe yer verdiği rahatlıkla söylenebilir. Diğer yandan savaşların acımasızlığını da rakamlarla gözler önüne sermesi kuru kahramanlık öykülerinden çok daha etkileyici olmuş. Bir kaç saat içinde 300.000 kişinin ölmesi, işgal edilen şehirlerin sokaklarının kan gölüne dönmesi, savaşta söz sahibi olmayan sıradan insanların çektiği acıları alıntılarla destekleyerek okuyucusunun o günleri hissetmesini sağlamış.


O dönemde neler olup bittiğini en iyi gözlemleyenlerden biri olan Guillaume de Tyr'e kulak verirsek (1150-1185): Şehrin dört bir yanında katledilen ve cesetleri sokaklarda,meydanlarda sürüklenen Müslümanları saymazsak, sadece Tapınağın içinde 10.000 Müslüman öldürüldüğü anlatılmaktadır. Tapınağa gitmeyen Haçlılar da şehri sokak sokak gezmiş (...) orada burada saklanmış Müslümanları bulup öldürmüşler (...) Delirmişcesine can almışlar, Müslümanları ya kılıçtan geçirmişler ya da şehrin yüksek yerinden aşağı atarak paramparça olmalarını seyretmişlerdir."


Kitabı genel kültür okuyucusu için yeterli ve doyurucu buldum. Ama akademik araştırmalar için sadece önsöz olabilir...

Abdullah ÖZER
Abdullah ÖZER

Okumayı ve izlemeyi sever, yazmanın ise insana inanılmaz bir derinlik kattığına inanır. Çay vazgeçilmezidir. 90 ların müzikleriyle mest olur hatta kendinden geçer.

2 yorum:

  1. Sen ne düşündün peki? Dinler mi savaşların sebebi ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Din adamlarının ve devlet yöneticilerinin dinleri kullandığını düşünüyorum. Kutsallık kalkanı olan bir yönetici halkı istediği yöne sürükleyebiliyor.

      Dinlerin bunda etkisi ne kadardır bilemiyorum. Kutsal kabul edilen kaynakların tamamını incelemek lazım

      Sil