Su, Uyumsuz Gazeteci Defne Kaman ve Buket Uzuner

Buket Uzuner- Su


Bazen hiç bir ön bilgiye sahip olunmadan, sezgisel olarak alınan kitaplarda etkileyici olabiliyor. Daha önce okuma listemde olmayan, adını bile duymadığım romanı Ankara Terminalindeki zorunlu bir bekleyiş sırasında aldım.  Elbette Buket UZUNER' in kendini kanıtlamış büyük bir yazar olduğunu lise yıllarımda okuduğum ve uzun süre etkisinde kaldığım Kumral Ada Mavi Tuna romanından biliyordum. Zaten hiç kitap alma havamda olmamama rağmen romanı almamdaki en büyük etkende bu idi. 
 
Anladığım kadarıyla bir yazarın iyi bir romancı olmasındaki sır, kurgudan ziyade içeriğindeki bilgi skalasında gizli. Su romanının ana hikayesine baktığınızda aslında oldukça basit. Uyumsuz bir gazeteci olan Defne Kaman sıcak bir yaz ayında kaybolur. Gazetecinin kaybından otuz dokuz saat sonra ailesi karakola giderek o gün izne ayrılmak üzere olan Komiser Ümit Kaman' a müracaat ederler. Romanda Komiser Ümit'in gazeteci Defne'yi araması ana hikayedir aslında ancak oluşturulan yan hikayelerle diğer karakterler okuyucunun romanı yaşamasını sağlıyor.
 
Okurken kimi zaman uyumsuz gazeteci Defne Kaman oluyorsunuz. Onunla beraber kadın cinayetlerini, çocuk gelinleri, doğa ve hayvan katlini dert ediniyorsunuz. Sonra bir anda kendinizi Defne'nin anneannesi Otay Umacı'dan (çok bilmiş ve metafizik güçleri olan bir karakter) nasihat dinlerken buluyorsunuz. Aslında "Kaman" soyadının "Kam" dan yani "Şaman" dan geldiğini, bu soyadı taşıyanların atalarının şaman olduğunu, şamanlığın geçmişte tedavi edici, bazı güçleri olan kişiler olduğunu öğreniyorsunuz. Sonra birden alevi komiser Ümit oluyorsunuz. Sunni sevgilisi Tasfir ile evlenmek için herkesi karşısına aldığına, Tasfir' inde kavuşmak için son çare olarak intihar girişiminde bulunmasına tanıklık ediyorsunuz. Sonra Sahaf Semahat'ın aslında kim olduğunu ve geçmişindeki sırlarını merak ediyorsunuz.
 
Kitap cep boy olarak da basılmış ve oldukça ekonomik. Kolaylıkla yanınızda taşıyabileceğiniz ve okurken sıkılmayacağınız güzel bir roman. Pişman olmazsınız...

Ve romanda geçen güzel bir sözü de unutmamak için buraya ekliyorum 'gerçek bilgelik deliliktir' ve 'kendini bilge sanmakta da gerçek deliliktir'  
Abdullah ÖZER
Abdullah ÖZER

Okumayı ve izlemeyi sever, yazmanın ise insana inanılmaz bir derinlik kattığına inanır. Çay vazgeçilmezidir. 90 ların müzikleriyle mest olur hatta kendinden geçer.

4 yorum:

  1. Çok ilgi çekici gelmedi Roman olarak fakat kişilerin karmaşıklığı ilginç

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Roman neredeyse karakterler arasında geçen konuşmalardan oluşuyor değil mi... Belki bu kısmı sıkmıştır sizi...

      Sil
  2. Bu romandan haberim vardı ama okunacak kitaplarım bitmeden almak istememiştim. Paylaşım için teşekkürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazar 4 lü bir seri yazacakmış ve bu ilk kitabıymış... Kim bilir belki diğerlerinide paylaşırız... Ben teşekkür ederim...

      Sil