Bin Muhteşem Güneş

Khaled Hosseını


Halit Hüseyni'nin (Khaled Hosseini) Ve Dağlar Yankılandı ile Uçurtma Avcısı romanlarından sonra okuduğum üçüncü romanı. Konumuz yine Afganistan. Bu kez olaylar Meryem ve Leyla karakterleri çevresinde dört bölümde anlatılıyor.

Kitap herkesten uzak küçük bir kulübede annesiyle yaşayan harami (gayri meşru) kız çocuğu Meryemle başlıyor. Arada sırada kendisini ziyarete gelen babası Celil ile hasret gidermektedir. Ancak babası çok istemesine rağmen Meryem'i yanında götürmeyi kabul etmemekte, her seferinde bir bahane bulmaktadır. Bir gün Meryem, annesi Nana' nın tüm yalvarmalarına kulak asmaz ve babasının kapısına dayanır. Ancak Celil yine kızını eve aldırmaz ve şoförüyle geri gönderir. Meryem kulübeye döndüğünde annesi Nana' nın kendini astığını öğrenir. Tüm hayatı boyunca bu ölümden kendini sorumlu tutar. Baba Celil ise kızını eve kabul etmek zorunda kalır ancak yaşça çok büyük olan Raşit ile 14 yaşındaki Meryem' i evlendirerek tekrar evinden gönderir.

Leyla ise Raşit ile Meryem'in komşu çocuğudur. Babası tarafından sürekli okuması yönünde teşvik edilir. İki abisi de Afganistan savaşına mücahit olarak katılmışlar ve şehit düşmüşlerdir. Mahallede tek bacağı olmayan Tarık ile çok iyi arkadaştır. Hatta karşılıklı itiraf edilemeyen bir aşk yaşamaktadır. Tarık' ın Leyla' ya ailesi ile birlikte Afganistan' dan ayrılacağını söylediği gün birlikte olurlar ve Leyle hamile kalır. Bir süre sonra da hava bombardımanında babası ve annesini kaybeder. Molozların altından Meryem' in yardımıyla kurtulur ve tedavi edilir. Raşit ise nikahsız bir kadının evinde kalamayacağını bahane ederek zaten göz koyduğu Leyla' yı da nikahına alır. Leyla önce bir kız çocuğu daha sonrada Raşit' ten bir erkek çocuğu dünyaya getirir. 

Yıllar sonra öldü sanılan Tarık ansızın çıkagelir. Bu buluşmayı öğrenen Raşit, Leyla' yı öldüresiye döver. Bu dayaktan engel olmaya çalışan Meryem' de nasibini alır. Ancak Raşit' in Leyla' yı öldüreceğini anlayan Meryem, Raşit' in başına kürekle vurarak öldürür. Leyla' nın beraber kaçalım teklifini ömür boyu kaçak olarak yaşar, rahat edemeyiz diyerek reddeder ve kendini feda eder. Yargılanan Meryem bir meydanda halkın içinde infaz edilir.

Tarık ile Leyla ise ise savaş bittikten sonra rahat yaşamlarını bırakarak Afganistan' a, gelerek Meryem' in kulübesini bulurlar.

Yazar savaşın doğurduğu yıkımları, toplumda yarattığı travmayı, yaşattığı acıları ve çaresizliği o kadar güzel betimliyor ki adeta yaşıyorsunuz. Bir yazarın ülkesi için nasıl savaşabileceğinin en güzel örneği bu adam...

Romanı görürseniz hiç tereddüt etmeden almalısın sevgili okur...

Keyifli okumalar...

Arka kapak yazısı;


Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o içinizde yaşar. Afganistanın Khaled Hosseinide yaşadığı gibi…

Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısıyla tüm dünyada inanılmaz bir başarı yakalayan Hosseininin ikinci romanı. Yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. Bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden…

Küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan, geçmişe gömülmüş aşklar…

Khaled Hosseini, hasreti, dostluğu, aşkı ve insanlığı en iyi anlatan yazarlardan. Başarıyla kurduğu olay örgüsüyle, çıkmaz yolların nasıl düzlüklere açılabileceğini gösteren yaratıcı bir kalem.

Bin Muhteşem Güneş, kelimenin tam anlamıyla "beklenen" bir roman…
Abdullah ÖZER
Abdullah ÖZER

Okumayı ve izlemeyi sever, yazmanın ise insana inanılmaz bir derinlik kattığına inanır. Çay vazgeçilmezidir. 90 ların müzikleriyle mest olur hatta kendinden geçer.

6 yorum:

  1. Hüzünlü muhteşem bir kitap severek okumuştum.Çok da güzel açıklamişsin emeğine sağlık :))

    YanıtlaSil
  2. Ben de kitabı 4-5 yıl önce severek okumuştum. Uçurtma avcısı'nın da filmini izlemiştim. yazı için emeğinize sağlık))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler... D Bloğunuzu Değmesin Yağlı Boya blogundaki yorumunuzdan gördüm. Takibe değer, beğendim...

      Sil
  3. İsmi hep aklımda kaldı bu kitabın ..en son ne zaman kitap okudum sorusunu aklıma getiren bir kitap nerde görsem bir sonraki kitabim bu olacak diyorum ama 3 çocuk ve bir çok ilgi alanları sayesinde arkaplana atmak kaçınılmaz oluyor..birinden bu kitabı hediye edip bana getirmesini istersen evimde olduğu için dayanamayıp okuyabilirim;)

    İsmi hala cezbedici ..dilerim en kisa zamanda okurum kendisini de..kolaylıklar dilerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Adresini verirsen postayla gönderebilirim. Hediyem olsun :)

      Sil