Yıllar önce yani kulağımdan wolkmen in düşmediği yıllardı. Hem üniversite hazırlığı, hem akşama kadar süren meslek lisesi, hem melankolik takılma zamanı. Bir gece yine wolkmenimle yatarken tesadüfen takıldığım bir radyo programıydı Gecenin Pembe kanatları. Serap BABÜR ün hazırlayıp sunduğu program o zamanlar için tam benlik. Bir taraftan şiir merakı, bir taraftan melankolik yazılar..! Kısacası yoğunluktan kaçacak, stres atacak bir delikti benim için.
Yaklaşık 2 ay kadar önce facebook ta bu programın fun clubünü buldum. Aslında facebookla da aram iyi değildir. -Rontgencilik gibi geliyor- Bir bakayım kimler var burada derken takibe başladım. Hatta gruptan bir erkek arkadaşla da konuştum. -erkeklerin bu tür programları takip etmesi daha gariptir- Programın benim üzerimde bıraktığı etkilerin neredeyse tamamı onda da var. Diğer taraftan geçmişe gitmek, o zor günleri yaad etmek güzeldi aslında. Tabi artık 30 lu yaşlara gelmiş ve yapı itibariyle melankolik olmayan biri için garipsenecek bir durum oldu benim Gecenin Pembe Kanatlarını takibim. Hele sevgili eşimin takip ettiğim grubu görünce bir anlam verememesi,yaptığım açıklamalara da 'Ne diyor lan bu mal' bakışı atıp tamam hayatım sadece meraktan sordum demesi... Sokak ortasında çömelirken pantolonun yırtılması gibi... :)
Şu an Facebookta oluşturduğu Gecenin Pembe Kanatları adındaki sayfasında pazar geceleri yayınına devam ediyor
YanıtlaSilKeşke link paylaşsaydınız. Teşekkür ederim bilgi için
Sil