Milattan önce tam olarak bilinmeyen bir zamanda Çin'de Sun Tzu isimli bir amca yaşamış. Bu amcanın on parmağında on meziyet. Gene...
1- Nerelisin?
2- Burcun nedir?
3- Bloglarda en çok ilgini çeken şeyler nelerdir?
4- En sevdiğin mevsim?
5- Yabancı dil biliyor musun?
6- Boş zamanlarını nasıl değerlendiriyorsun?
7- En son hangi kitabı okudun?
8- Hayatında pişman olduğun bir şeyi anlatır mısın?
9- Tuttuğun takım var mı?
10- Çantandan eksik etmediğin şeylerden bazılarını yazabilir misin?
11- En sevdiğin içecek nedir?
12- Ve son olarak blogundan hiç para kazandın mı?
Bir Tutam Karınca blogunun sahibi sevgili Yasemin taaa 18 Mart tarihinde mimlemişti beni. Aslında hemen cevaplayacaktım ama neyse bun...
Rahat ve korunaklı bir yaşam süren saygın bir kadın, sekiz yıllık evliliğinden sıkılmış, burjuva dünyasının kozasından çıkarak kendini genç bir piyanistin kollarına atmıştır. Ancak bu gizli ilişkiden haberdar olan bir şantajcının ansızın zuhur etmesiyle, hayatında yeni farkına vardığı bütün güzellikleri yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalır ve kahredici bir korkunun pençesine düşer. Korku insanı bilinçdışına itilmiş utanç verici deneyimlerden, bastırılmış pişmanlıklardan özgürleştirebilecek güçte bir yapıt.
(Tanıtım Bülteninden)
Yazarın Satranç , Amok Koşucusu ve Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu kitaplarından sonra okuduğum dördüncü kısa öyküsü. Yine okurunu iç...
Yaşar Kemal'in 1970 yılında okuyucusuyla buluşan kitabıdır Ağrı Dağı Efsanesi. O dönemin gelenek görenek, yaşam tarzı ve insan psi...
“Mutluluğun basit sırrı budur. Ne yaparsanız yapın geçmişin aklınızı karıştırmasına, geleceğin sizi rahatsız etmesine izin vermeyin. Çünkü geçmiş yoktur artık ve gelecek henüz yaşanmamıştır. Anılarda yaşamak, hayallerde yaşamak, var olmayanda yaşamak demektir.”
Hayatın hedefi özgürlüktür. Özgürlük olmadan hayatın anlamı yoktur. Özgürlük politik, sosyal ya da ekonomik özgürlük anlamına gelmez. Özgürlük zamandan, zihinden, arzudan özgür olmaktır. Zihnin varolmadığı anda evrenle bir olursun; evren kadar sınırsız ol.
Zihin tıpkı kalabalık gibidir; düşünceler bireylerdir. Ve düşünceler sürekli orada oldukları için sürecin maddi olduğunu düşünüyorsun. Her bir düşünceyi bırak ve en sonunda hiçbir şey kalmaz. Zihin diye bir şey yoktur, sadece düşünce vardır.
Anlaşılması, algılanması ve anlatılması zor bir kitap Osho'nun Devrim'i. Hele de benim gibi felsefi temelleri zayıf bir yazar ...
Devlet memuru Jakov Petroviç Golyadkin, bir sabah işyerindeki masasının karşısında, kendisiyle aynı adı taşıyan, kendisine tıpatıp benzeyen bir memurun oturduğunu görür. Bu onun ikizi, kendisinin "öteki ben'i" gibi bir şeydir. Bu ikisi arasında, sonunda Golyadkin'i deliliğe kadar sürükleyecek gülünç bir mücadele başlar. Golyadkin, Dostoyevski'nin Ecinniler'de, Delikanlıda, dolaylı da olsa Suç ve Cezanın Raskolnikov'unda karşımıza çıkaracağı bir sorunsalın; kişiliklerinin özdeşliğini arayan, onu kurmaya çalışan "yarılmış" tiplerin ilk örneklerindendir. Kafka'da da gördüğümüz, bireyin dünyayı içten dışa, bilinç açısından kurma tekniğinin de en yetkin örneklerinden birini sunar. Parçalanmış bilincin kurduğu dünya ise tuhaf olduğu kadar ürkütücü, anlamsız ve tehlikelidir. Öteki Ben: Bilinç yarılmasının girdabı.
(Arka Kapak)
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski' nin 1846 da yayımlanan novellası yani kısa hikayesiymiş bu kitap. Öyle ki yazarın hikayesini yerler g...
Hoşgeldiniz
