Bu Kafa Değişmeli

Şimdi hesaplaşma zamanı. Aslında bir süredir bu hesaplaşma aklımın içerisinde dağınık cümleler halinde oradan oraya koşturup duruyordu; ama bunu cümlelere döküp yazmak o kadar zor ki ! Kendime bile itiraf etmekte zorlandığım cümleler aklımın köşesinden geçerken bu kadar utandır mı insan...

Blogumda şöyle bir arşiv taraması yaparsanız yarım kalmış bir yazı dizisi, hiç başlanamamış bir kitap projesi göreceksiniz. Bu beceriksizliğin nedeni İki işi bir arada yapamam düşüncesi, beğenilmeme korkusu mudur tartışılır.  Hele şu sınav öncesi film serileri... Hepsi hazırlandığım mesleki sınava motivasyon çalışmalarıydı. Ne var bunda... Çok şey... Hayatımın ot gibi geçen 3 ayı... Kendimi bile görmediğim 3 ay... Kendimi yarış atı yaptığım zamanlara yazıklar olsun...

İşin özeti şu... Hayat hep iki tercih arasında bırakıyor. Bakmayın önünüzde duran onlarca seçeneğe, iş karar aşamasına geldiğinde iki tercihten biri arasında kalıyorsunuz. Ve hiç bir şey kaderden daha öteye götürmüyor. Sürükleniyoruz da haberimiz yok. Hep ben yaptım, istedim oldu havasındayız. Tüm bu akışın içinde hayatı yaşamak/yaşatmak varken hayatın zanlısı olmaya ne gerek vardı? Haksız bir yargılama sonunda 3 ay hüküm giyen mahkum gibi hissediyorum kendimi...

Her şeyden önce zamanı adam gibi kullanmayı öğrenmeliyim, hiç bir şeye olduğundan fazla değer vermemeliyim, hayat karşısında ezilip büzülmemeliyim... 

Fırat tan daha deli bir ırmak bu hayat... istediğin kadar çabala seni götürmek istediği yere götürüyor...  


Abdullah ÖZER
Abdullah ÖZER

Okumayı ve izlemeyi sever, yazmanın ise insana inanılmaz bir derinlik kattığına inanır. Çay vazgeçilmezidir. 90 ların müzikleriyle mest olur hatta kendinden geçer.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder